Ramazan Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu özel günün ülkemiz, milletimiz, İslâm âlemi ve dünya için barış, refah, sağlık ve kardeşlik getirmesini umut ediyorum." şeklinde konuştu.
Erdoğan, "Terörsüz Türkiye" hedefine ulaşmak için yürüttükleri çalışmaları kararlılıkla sürdürdüklerini vurgulayarak, "Sonsuz bir zaman dilimi ve hoşgörüye sahip değiliz. Beklentimiz, örgütün kendi varlığını sona erdirmesi ve silahlarını tamamen bırakmasıdır." dedi.
Cumhurbaşkanı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik bir yolsuzluk soruşturması hakkında şunları ekledi: "İstanbul’a hizmet amacıyla tahsis edilen kaynakların kişisel hırslar ve ticari çıkarlar uğruna kötüye kullanılması, bu kentte yaşayan insanlara karşı işlenmiş en büyük ihanettir. Kamu güvenliğini ve ekonomimizi tehdit eden, yolsuzluk çarklarını gizlemeye çalışanları; 'Türkiye'yi yıkarsak, iktidarı da yıkarız' anlayışıyla hareket edenleri aziz milletimizin değerlendirmesine bırakıyoruz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ramazan Bayramı mesajı şu şekildedir:
"Kıymetli Milletim, Değerli kardeşlerim, En içten duygu ve selamlarımla sizleri selamlıyorum. Rahmetle başlayan, mağfiretle devam eden ve son olarak azaptan kurtuluş ile taçlanan bu mübarek Ramazan ayında birbirimize kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Ramazan Bayramı’nın; ülkemiz, milletimiz, İslâm dünyası ve tüm insanlık için huzura, mutluluğa, esenliğe ve kardeşliğe yol açmasını diliyorum. Rabbime bizleri sağlık dolu bir Ramazan Bayramı’na daha ulaştırdığı için şükrediyorum.
"GAZZE'DE YAŞANAN SOYKIRIMIN ACI GÖRÜNTÜLERİ ARTIK KABUL EDİLEMEZ BOYUTLARA ULAŞIYOR"
Ne yazık ki, bu Ramazan da dünya üzerindeki bir çok insani dramın, zulmün ve acının gölgesinde geçti. Özellikle Gazze’de süregelen soykırım, vicdanı olan herkesin yüreğini dağlayan manzaralarla daha da kötü bir hâl almaktadır. Türkiye olarak bu zalimlere karşı tavrımızı net bir şekilde ortaya koyarak, kardeşlerimizin yaralarını sarmaya çalışıyoruz. Ancak Batılı ülkeler başta olmak üzere dünyada bu zulme etkin olarak müdahale edilmediği müddetçe, zalimlerin cesareti artacak ve mazlumların çığlıkları yükselmeye devam edecektir. Umarım, gelecekte bu konuyu dünyada bir farkındalık oluşturacak bir döneme gireriz.
"SURİYE'DE YAŞANAN GELİŞMELERİ YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ"
Öte yandan, komşumuz Suriye’deki gelişmeleri de dikkatle izliyor ve gerekli önlemleri alıyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğü ve milli birliği çerçevesinde atılan adımları engelleyerek, güney sınırlarımızda istikrarsızlığa yol açmak isteyenlerin varlığının farkındayız ve böyle bir duruma asla izin vermeyeceğiz.
"Daha FAZLA OYALANMADAN ÖRGÜTÜN KENDİNİ FESHETMESİNİ BEKLİYORUZ"
Bir daha vakit geçirmeden, örgütün kendisini feshetmesini ve silahlarını bırakmasını bekliyoruz. Küresel ve bölgesel dinamiklerimiz, bu sürecin başarıyla sonuçlanmasına oldukça elverişli bir zemin sunuyor. Beraberce bunu başardığımızda, ülkemizi 40 yıl süren kanlı ve zorlu bir süreçten kurtaracağımıza inanıyorum.
"İSTANBUL'U DEPREME HAZIRLAMA KONUSUNDA DAHA ETKİN ADIMLAR ATACAĞIZ"
Kıymetli Milletim, son iki yıldır önceliklerimiz arasında yer alan bir diğer hayati konu da, depremin ardından bölgenin yeniden inşasıdır. Depremin ikinci yıldönümü sebebiyle, 201 bin konutun anahtarını hak sahiplerine teslim ettik. Yılın sonuna kadar bu sayıyı konut ve işyeri olarak 453 bine çıkarmayı planlıyoruz.
Böylece, milletimize verdiğimiz sözleri yerine getirerek, depremin yarattığı fiziksel yıkımı telafi etmiş olacağız. Her zaman rahmetle andığımız kayıplarımızın anısı, ebediyen yüreklerimizde yaşayacaktır. Şehirlerimizi yeniden inşa ederek, bu büyük felaketten etkilenen vatandaşlarımıza yeni bir umut ve fırsat sunacağız. Rabbim, ülkemizi ve milletimizi bu tür felaketlerden korusun. Ancak deprem tehlikesi, başta Marmara Bölgesi olmak üzere ülkede pek çok alanda hâlâ önemli bir sorun olarak varlığını sürdürmektedir. Hükümet olarak tüm tedbirlerimizi aldığımız halde, belediyelerin ilgisizliği yüzünden beklediğimiz hızda dönüşüm gerçekleştiremiyoruz. Önümüzdeki dönem, bu sorunu aşmak adına gerekli önlemleri alarak İstanbul’u depreme hazırlamada daha işlevsel adımlar atacağız.
"YARGI SÜREÇLERİNİN SULANDIRILMASINA KİMSE İTİBAR ETMEMELİDİR"
Emniyet ve yargı güçlerimizin son dönemde gerçekleştirdiği operasyonlar, belediyelerdeki gecikmelerin nedenlerini daha iyi anlamamızı sağladı.
İstanbul’a sağlanan kaynakların kişisel çıkarlar uğruna kötüye kullanılması, bu şehri barındıran halkına karşı işlenmiş büyük bir ihanettir. Her İstanbullunun kendi geleceğini, hayatını, güvenliğini ve huzurunu çalanlardan hesap sorma hakkı vardır. Batı ülkelerinde benzer durumlar ortaya çıktığında; “demokrasinin, hukuk devleti anlayışının, ahlaklı siyasetin ve prensipli yönetimin bir gereği" olarak nitelendirilen yargı süreçlerinin, Türkiye’de siyasallaşıp sulandırılmasına kimse değer vermemelidir. Yolsuzluk ve rüşvet mekanizmalarının üzerini kapatmak için kamu güvenliği ve ekonomimizi hedef alan akıl sağlığını kaybedenleri; “Türkiye'yi çökertirsek, iktidarı da çökertmiş oluruz" anlayışıyla hareket edenleri, aziz milletimizin takdirine sunuyoruz. Yargı sürecinde yaşanacak yeni gelişmeleri dikkate alarak, buradaki her bir İstanbullu kardeşime şükranlarımı sunuyorum.
Cumhurbaşkanı ve iktidar olarak, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda ülkemizi tüm alanlarda hak ettiği noktalara taşımak için kararlılıkla çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu vesileyle, idari izinle 9 güne uzattığımız bayram tatilinde yola çıkan tüm vatandaşlarımdan, trafik kurallarına uymalarını önemle rica ediyorum. Bir kez daha Ramazan Bayramı’nın gönüllerimize huzur, kalplerimize sevgi, ülkemize barış, mağdur coğrafyalara ise esenlik getirmesini temenni ediyorum.
Herkese muhabbetle selamlarımı iletiyorum. Bayramınız mübarek olsun.